16 Ağustos 2011 Salı

17 Ağustos 1999




  17 ağustos 1999,saat 03:01

   Marmara'da yer yerinden oynadı.

   Resmi rakamlara göre 17000. Resmi olmayan rakamlara göre ise 50000 kişi hayatını kaybetti.


   Sadece 17 Ağustos yıl dönümünde depremi hatırlayanlar gibi yapmak istemiyorum,ancak bu konu hakkında söyleyeceklerimin bu güne gelmesi biraz da tesadüfidir.

   Her neyse o kara günde henüz 10 yaşındayım.Depremi falan bildiğim pek söylenemez.Oturduğumuz bölge de depremle pek haşır neşir olan bir yer değil.O gün için aklımda kalan tek şey gece yattık;sabah kalktığımızda 20000 civarında insan enkaz altında kalmış.Yaş küçük malum çok bir şey anladığımdan değil ama televizyonda her kanalda duyduğum ''ölüm'' lafı beni korkutmuştu.Olayın ciddiyetini,vahimliğini yaşım ilerledikçe anladım.Dile kolay on binlerce insan.

    Peki onbinlerce ölümün nedeni neydi.Deprem mi öldürmüştü insanları,yoksa binalarmı.Tabi ki binalar öldürmüştü.Deprem;yağmurun yağması gibi normal bir doğa olayıydı ama insan müsvettelerinin çala çırpa yaptıkları binalar doğal bir olay değildi.Tam bir cinayetti.
Ölümlerin çoğu,çakma müteahhit veli göçer denen dingilin yaptığı binalarda gerçekleşmişti.Deniz kumundan yaptığı binalar binlerce insanın hayatına mal olmuştu.O güne kadar denetimlerini gerçekleştirmemiş zamane hükümetleride ayrı bir değerlendirme konusu.

    Peki günümüz hükümeti ne iş yaptı bugüne kadar.Neleri onardı,nereleri güçlendirdi?

    Bir elin parmaklarından az sayıda iş yaptılar.Sadece depremi bekliyoruz ellerimiz kollarımız bağlı.Her yeni ufak sarsıntıda 3 gün boyunca tv lerde deprem bilginleri! çıkıp konuşuyorlar.Bu moda oldu.Birinin ak dediğine diğeri kesinlikle kara diyor.Onlarında pek bir şey bildiğini sanmıyorum.

    Şu an bir deprem olsa,allah korusun, ne hale geleceğimizi düşünemiyorum.Çünkü ortada ne hastane kalacak,ne de yol.Merak etmeyin iki tane hastane ayakta kalsa bile oraya gidecek yol bulamayacağız.

    Çok karamsar şeyler yazdım ama malesef bunlar gerçek.

    Tek dileğimiz bir an önce yetkililerin ders alması! Ama pek sanmıyorum böyle bir olayın gerçekleşeceğini.

     Biz en iyisi yine evimizde paşa paşa oturup gelecek depremi bekleyelim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder