31 Ağustos 2017 Perşembe

Yine, Yeni, Yeniden...



En son 09.03.2013'te karaladığım dijital defterime bir göz atayım dedim, aradan tam dört buçuk sene geçmiş, neler neler değişmiş, kim bilir 
neler kaybedip neler kazandığımız kocaman dört buçuk sene. 

Yazmanın hep güzel bir şey olduğunu ve neredeyse kendimi bildim bileli yazmayı sevdiğimden falan bahsetmişim bu siteye ilk yazımı yazarken, evet hala çok seviyorum yazmayı, ama uzunca bir süredir ihmal ettiğimde açık ve seçik ortada. Hatta yıllardır diyebiliriz.

Hayat koşturmacası, hayatta kalma çabası ne dersen de yıllardır dökülmemiş kafamdan kelimeler, dökülmek istedi belki ama bir şekilde engel oldu hayat. Ya da her şeyi 'hayatın' üstüne atmaya alıştık bu yıllar içerisinde, neler değişmedi ki, şehirler, işler, mevkiler hatta belki ülkeler...

Dört buçuk sene sonra tekrar yazmaya, tekrar karalamaya, tekrar içimi dökmeye karar verdim belki de... Bundan beş altı sene önce yazdıklarımı okuyunca, hem alttan alttan 'ulan fena yazmamışım' dedirtti, hem de güzel bir özeleştiri imkanı oldu; yıllar sonra yabancılaştığım kendime.

Bu tekrar bir girizgah olsun seneler sonra, bir kişi de okusa; bin kişi de okusa; Yine Yeni Yeniden Merhaba...